İlamsız İcra Takibi İtiraz, İlamsız İcra Takibi Borca İtiraz Dilekçesi Nasıl Hazırlanır?
Borçlunun borcunu ödememesi halinde alacaklının başvurabileceği en hızlı yollardan biri ilamsız icra takibidir. İcra dairesine yapılan başvuru ile başlayan bu süreç, herhangi bir mahkeme kararı olmadan doğrudan işlem yapılmasını sağlar. Ancak, borçlunun da bu takibe karşı itiraz hakkı vardır.
Bu yazımızda ilamsız icra takibinin nasıl yapılacağını, itiraz sürecini ve itiraz dilekçesinde dikkat edilmesi gereken hususlar yer almaktadır.
İlamsız İcra Takibi Nedir?
İlamsız icra takibi, elinde mahkeme kararı (ilam) olmayan alacaklıların borçlarını tahsil etmek için başvurdukları yoldur. İcra dairesi, alacaklının talebi üzerine borçluya ödeme emri gönderir.
Borçlu bu emre süresi içinde itiraz etmezse takip kesinleşir ve haciz aşamasına geçilir.
İtiraz edilirse, alacaklının ya itirazın kaldırılması ya da itirazın iptali davası açması gerekir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi birçok kararında, ödeme emrine süresinde itiraz edilmemesi halinde takibin kesinleştiğini ve borçlunun artık borca itiraz edemeyeceğini vurgulamıştır.
İlamsız İcra Takibine İtiraz Nasıl Yapılır?
Borçlu, kendisine gönderilen ödeme emrine karşı 7 gün içinde itiraz etme hakkına sahiptir. Bu süre, ödeme emrinin tebliğinden itibaren işlemeye başlar.
İtiraz iki şekilde yapılabilir:
Borçlu olunmadığına itiraz
Borcun miktarına veya faize itiraz
İtiraz dilekçesi mutlaka icra dairesine yazılı veya sözlü olarak verilmelidir.
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/4523 E., 2017/11245 K. sayılı kararında, itirazın süresinde yapılmasının takibi durdurduğunu, alacaklının bu durumda genel mahkemede itirazın iptali davası açmak zorunda olduğunu belirtmiştir.
İtiraz Dilekçesi Nasıl Olmalı?
İlamsız icra takibine yapılacak itiraz dilekçesi açık, anlaşılır ve delillere dayanmalıdır. Dilekçede özellikle şu hususlara dikkat edilmelidir:
Borcun hiç olmadığı veya ödendiği iddia ediliyorsa belgeler eklenmelidir.
Borcun miktarına veya faize itiraz ediliyorsa somut gerekçeler belirtilmelidir.
Borcun zamanaşımına uğradığı iddia ediliyorsa süreler açıkça ortaya konulmalıdır.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/8654 E., 2015/12543 K. kararında, itiraz dilekçesinde ileri sürülmeyen iddiaların daha sonra mahkemede dinlenemeyeceğini vurgulamıştır. Bu nedenle dilekçenin eksiksiz hazırlanması büyük önem taşır.
Hangi Hususlara İtiraz Edilebilir?
Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken aşağıdaki konularda itirazda bulunabilir:
Borcun hiç olmadığı,
Borcun kısmen ödendiği,
Borcun zamanaşımına uğradığı,
Faiz veya masrafların hatalı hesaplandığı,
Borcun başka bir nedenle sona erdiği.
Ancak, itirazın mutlaka süresinde yapılması gerektiği unutulmamalıdır.
İlamsız İcra Takibi İtiraz, İlamsız İcra Takibi Borca İtiraz Dilekçesi – Avukat ve Danışmanlık
İlamsız icra takibi, alacaklının hakkına kısa sürede ulaşmasını sağlayan etkili bir yoldur. Ancak borçlunun itiraz hakkı sayesinde sürecin şekli değişebilir. İtirazın doğru ve zamanında yapılmaması halinde ciddi hak kayıpları yaşanır.
Bu nedenle ilamsız icra takibinde hem alacaklıların hem de borçluların mutlaka icra hukuku konusunda uzman bir avukattan destek almaları gerekir.
İlkay Hukuk Bürosu olarak, ilamsız icra takibi, itiraz dilekçesi hazırlanması ve icra hukuku uyuşmazlıklarında profesyonel avukatlık hizmeti sunuyoruz.

İcra Davaları ve Dava Süreci Nasıl İşler? İlamsız İcra Takibi İtiraz
İcra takibi alacaklı olan tarafın borçlu kişiden alacaklarını temin edebilmeleri için İcra Müdürlüğü aracılığı ile başlatmış olduğu hukuki davaların neticesinde başlatılan süreçtir. İcra takibi üç ayrı yol ile yapılabilir. Bunlardan ikisi ilamlı ve ilamsız icra takipleri. Diğer bir icra takibi yöntemi ise Kambiyo senede dayalı icra takibidir.
İlamsız icra takibi bir diğer adı ile adi icra takibidir. İcra davalarında eğer alacaklı olduğunu iddia etmekte olan tarafın elinde herhangi bir senet ya da belge olmaması gibi durumlarda ilamsız icra takibi süreci başlar. Ancak ilamsız icra takipleri özellikle kötü niyet besleyen kişiler tarafından sıkça kullanılıyor olduğundan en sıkıntılı süreçlerin bu icra davası tipinde gerçekleştiğinden bahsedebiliriz.
Özellikle ortada var olmayan bir borca ait davalar dahi açılabiliyor. Çeşitli husumetler sonucu alacaklı olduğunu iddia eden taraflar bu durumu kötüye kullanma çabasında olabiliyorlar. Bu gibi davaların içerdiği bu şaibeli durumdan dolayı borçlu olan tarafa çeşitli haklar verilmiştir. Ortada iddia edilen borcun olmadığını söyleyen borçlu tarafın kendini koruyabilmesi adına verilen bu haklardan en önemlisi itiraz etme hakkıdır. Borca itiraz etme hakkı olan tarafın aynı zamanda da inkar tazminatına başvurması söz konusu olabilmektedir.
Ancak ilamsız icra davalarında borçlu olduğu iddia edilen taraf için dengeler ters yöne de kayabilir. Haklı bir neden söz konusu olması durumunda alacaklı bundan zarar değil çıkar da sağlayabilir. İnkar ve itiraz edilmesi durumunda alacaklı olan taraf İcra Tetkik Mercii’ne itirazın kaldırılması yönünde bir başvuru yapabilmektedir.
Ancak İcra Tetkik Mercii’ne itirazın iptali ile ilgili bir başvuru yapabilmek için alacaklının elinde bulunması gereken belgeler vardır. 68. madde ile belirtilmiş olan bu belgelerin olmaması durumunda alacaklının itirazın iptalini talep etmesi gibi bir durum söz konucu olamaz.
Buradaki prosedür alacaklı lehine daha hızlı olarak işlemektedir. Genel mahkemelerde uzun süre zarfında çıkan itiraz iptal kararından çok daha hızlı bir kaldırma kararı İcra Tetkik Mercii tarafından çıkarılır.
Kambiyo senetlerine dayalı icra durumları ise kanun gereği diğerlerinden ayrı bir yerde değerlendirilmiştir. Bu duruma sebep olan ise kambiyo senetlerinin her türünün kıymetli evrak olarak geçerli kabul edilmiyor olmasıdır.
Sadece üç tipi, bono, poliçe ve çekler bu kıymetli evrak arasında sayılarak icra ve haciz yoluna gidilebilir. Ancak bunun haricinde yer alan herhangi bir kambiyo senedi icra ve haciz yolu takibi için yeterli bir belge olarak kabul edilemez.
İlamlı icra takibi davasında ise önce bir mahkeme aracılığı ile ilam alınır ve daha sonra ilama özgü olarak icra takibi başlatılır. Alacaklının elinde bir mahkeme kararı var ise ilamlı icra davalarına başvurulması en mantıklısıdır. Takip talebine ek olarak ilam da eklenir ve 10 yıllık süre zarfı içerisinde ise talep gerçekleşebilir. Bunun dışında bir süre geçmiş ise borçlu tarafa icra emri gönderilmesi zaman aşımı gerçekleştiği için söz konusu olamaz. (İlamsız İcra Takibi İtiraz)

Strazburg Cad. Bina No: 10 Kat:3 Daire: 9-10-11-12 PK:06410 Sıhhiye - Çankaya - ANKARA
+90 312 995 02 02
E-Posta Gönderin
AVUKATA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?